Acılar İçerisinde Gönüllü Hadım: Rusya’nın En Acımasız Tarikatı - NovaSofya

Acılar İçerisinde Gönüllü Hadım: Rusya’nın En Acımasız Tarikatı

“Kızgın demirler eşliğinde birbirlerini hadım ediyorlardı ya da kalın ipleri testislerine dolayıp çekerek testislerini koparıyorlardı.” Peki neden? Rusya tarihinin en tuhaf tarikatlarından biri olan Skoptsiler, niçin böylesine korkunç dini ritüeller icra ediyorlardı?

Kendilerini “Tanrı’nın Kuzuları” ya da “Beyaz Güvercinler” olarak da adlandıran Skoptsi tarikatı, Rusya tarihinde karşılaşılabilecek en ilginç tarikatlardan biridir. Onları bu denli ilginç kılan uygulamaları, kadın ya da erkek, tüm tarikat üyelerinin kendilerini gönüllü bir şekilde hadım etmesidir. Bu tuhaf geleneğin detaylarına girmeden önce Skoptsi tarikatının tarihinden bahsedelim.

1-Skoptsiler Nasıl Ortaya Çıktı?

İlk olarak Skoptsiler, tıpkı kendilerinin tam zıttı olan Hlistiler gibi, kökleri 16. Yüzyıla dek uzanan Eski İnananlar adlı bir dini geleneğin içerisinden çıkmışlardır. Bu tarikatın ilk kuruluşu 1760’lı yıllara tekabül etmektedir. Kurucusu Kondratiy İvanoviç Selivanov olarak bilinmektedir. Selivanov, başlangıçta Hlisti tarikatına mensup olsa da daha sonraları Morshansk yakınlarındaki bir köyde kendi mezhebini kurup kendisini “Tanrı’nın oğlu” ve “Kurtarıcı” olarak adlandırmıştır. Bu başlangıcın ardından Skoptsi tarikatına birçok takipçi katılmaya başlamış fakat 1772 yılında Selivanov ile 246 Skoptsi Rus devleti tarafından tutuklanmıştır. Buradaki sebep, Selivanov’un, köylüleri hadım etmeye ikna çabasıdır. Selivanov’un tutuklanmasının ardından bir şekilde hapishaneden kaçmayı başarmış fakat 1775 yılında yeniden tutuklanıp Sibirya’ya sürgüne gönderilmiştir. Onun takipçileri, Selivanov’a o denli sadık kalmışlardır ki, Selivanov’u 1795 yılında Moskova’ya kaçırmayı başarmışlardır. Selivanov ardından St. Petersburg’a taşınmış ve burada çarın gözüne girmeyi başarmıştır. Fakat kısa süre sonra çar tarafından akıl hastanesine gönderilmiştir. 1802 yılında serbest bırakılmış, sonraki 20 yıl boyunca öğrencilerinin evinde yaşamıştır. Bu süre boyunca da Rusya’da oldukça popüler hale gelmiştir. Bu süreçte dini teorilerini geliştirmiş ve Mektuplar ile Strada adlı eserlerini kaleme almıştır.

Onun ölümünün ardından Skoptsi tarikatı büyümeye devam etmiştir. 1866’da bu tarikata bağlı 5444 üye olduğu düşünülmektedir. 19. Yüzyıl Rusya’sına damgasını vuran bu tarikat, dönemin romanlarına dahi yansımıştır. Örneğin Fyodor Dostoyevski’nin Budala ve Eccinniler adlı romanlarında Skoptsi tarikatlarından söz edilmiştir.

2-Tuhaf Tarikata Tuhaf Yaptırımlar

Skoptsi üyelerine devlet kovuşturmaları adeta iki yüz yıl boyunca sürmüştü. 1866’da başlayan kovuşturmalar SSCB zamanına dek uzandı. Fakat 19. Yüzyılda, yakalanan Skoptsi üyelerine ilginç yaptırımlar uygulanıyordu. Erkek üyelere kadın elbiseleri ya da gülünç kıyafetler giydiriliyordu. (Esasında kadın elbiseleri giymek, Skoptsi tarikatının bir dini ritüeliydi) Bunun yanı sıra sürgün, işkence, zindana atılma gibi birçok ceza-i müeyyide de uygulanmaktaydı. 20. Yüzyılın başlarında 100.000’e yakın müride ulaşan tarikata kovuşturmalar devam etti. Birçok Skoptsi müridi yurtdışına kaçmaya başlamıştı.

3- Gönüllü Hadım

Skoptsi tarikatını bu denli ilginç kılan unsurlardan temeli, yukarıda söz edildiği üzere, müridlerinin kendilerini gönüllü bir şekilde hadım etmesiydi. İki tür hadım işlemi vardı. İlkinde yalnızca testisler bir ip yardımıyla yok ediliyordu. Bu işleme göre testislere kalın bir ip sarılıyor ve ip kuvvetli bir şekilde çekilerek testisler koparılıyordu. İkinci hadım türü ise hem testisleri hem de penisi yok etmekti. Bu tür hadım işlemi kızgın demirlerle yapılıyordu. Burada mistik bir amaç vardı; bu da ateş yoluyla vaftiz edilmeydi. Hadım edilen kişiler, kanamayı durdurmak için çeşitli kesici aletler ya da yine kızgın demirler kullanıyordu.

Hadım işlemi yalnızca erkeklere uygulanmıyordu.

Kadın Skoptsi müridleri de bu acımasız uygulamadan nasibini alıyorlardı. Kadınlarda da farklı türde hadım işlemleri mevcuttu. Bazı kadın Skoptsiler meme uçlarını ya da tüm memelerini kestiriyorlardı. Aynı zamanda klitorisin kesildiği bazı hadım işlemleri de mevcuttu.

Peki Neden Bu Acıya Katlanıyorlardı?

Skoptsi tarikatının radikal bir Hristiyan tarikatı olduğunu söylemekle başlayalım. Onlar şehveti, Adem ile Havva’nın hatası sebebiyle ilk ve en büyük günah olarak görüyorlardı. İsa’nın en doğru mesajlarından biri de hadım olmanın kutsallığıydı. Hatta İsa’nın kendisi de hadım edilmişti. Bu açıdan insanların genital organları ilk günahın sebepleriydiler. Bu yüzden genital organları yok edip insani şehveti bastırmak, onlara göre edilebilecek en büyük ibadetti.

Bir yanıt yazın